- 
Yukarıda biri yok! Bunun farkında değiliz... İşin en kötüsü bu! 
- 
Sen, nefsine sürekli zulmetmektesin; nefsinin, hakikatini yaşamasına engel olduğun sürece! 
- 
Taklitle, “âdet” diye yapılan fiiller, kesinlikle dinî uygulama olmaz! 
- 
İnsanca duygular ve insanca düşünme, kozalıların ilkel yaşantılarından başka bir şey değildir!.. 
- 
“Şefaat”, kişinin yanlışlarda ısrarına yol açan yanlışlarından dönmesine engel olan bilgi yetersizliğini ortadan kaldırıp, kişiyi o konuda bilgilendirmektir!.. 
- 
Yorumda hürsünüz… Fikirde hürsünüz… Fiilde hürsünüz… Ama, Din’in hükümlerini değiştirme hususunda asla böyle bir hürriyetiniz mevcut değildir! 
- 
Herkesin Allâh’a ulaşan yolu, kendi özüne giden yoldur! 
- 
“Tanrı”lar “ulu” olabilir... “Allâh” ise “EKBER”dir! 
- 
“Tanrı”, korkulası umacıdır! “Allâh” ise, ilim sahiplerinde, sonsuz-sınırsızlığın yanındaki hiçliklerini kavrayış nedeniyle oluşan “haşyet”in kaynağıdır! 
- 
Hakikatimizdeki Allâh’ı tanımak ve ermek zorundayız! Bu dünyadan gittikten sonra bunun oluşması kesinlikle imkânsız! 
- 
ESAS OLAN; O’nun varlığı dışında VARSAYDIĞIN BENLİĞİNİN GERÇEKTE hiçbir zaman VAR OLMADIĞINI İLİM YOLLU KAVRAMAK ve gereğini hissedip YAŞAMAKTIR! 
- 
“ALLÂH Adıyla İşaret Edilen”i bilmeyenler, “O”nun yarattığı isimlerle “O”nu tanımaya çalışanlar, Kurân’ı kelimelerine bakarak anlamaya çalışanlar; nereden bilsin “ALLÂH Adıyla İşaret Edilen’in Ahlâkı”nı!!! 
- 
“OKU”yabilirsen “ÜMMÜL KİTAB”ı; “ALLÂH Adıyla İşaret Edilen’in Ahlâkı”yla ahlâklanırsın!.. 
- 
“Allâh adaleti”nde herkes, payına ne düşerse ona razı olmak zorundadır! 
- 
Kurân’ın veya Hz. Muhammed’in anlattıklarını hissedebilmek önemlidir, ezberlemek ve tekrar etmek değil! 
- 
Algıladığımız kâinat, ucu-bucağı-başı-sonu olmayan kâinat, esas itibarıyla, Allâh’ın kendi indîndeki bir AN’lık bir düşüncesinin hâsılasıdır! 
- 
Allâh ahlâkıyla ahlâklanıp, karşılıksız verebilmektir, “zekât”! 
- 
Siz taklit ehli olarak yaşayıp, mukallidandan biri olarak mı bu dünyadan ayrılmak istiyorsunuz?.. 
- 
İman nûru olan kişide, basîret açılır! 
- 
“Allâh’ın Vechi”, Cennette görülür. Vechini gören de, Cennet ehlidir! 
- 
İlk hedef, “ALLÂH İsmiyle İşaret Edilen”in ne olduğunu öğrenmek-anlamaktır! 
- 
Âlemleri tanıyarak ALLÂH’a ermek değil; ALLÂH’ı tanıyarak âlemlerini seyretmek, ana gayemiz ve hedefimiz olmalıdır. 
- 
“Allâh”ı kıymetini bilerek tanımamanın, nefsine yaptığın en büyük zulüm olduğunu idrak edemiyorsan; mübarek olsun dünyalığın! 
- 
Beynini ne yolda kullanıyorsan, onun neticesine erersin! 
- 
Bak aynaya... Seyret kendini, yaptıklarını!.. Günün ne kadarını, “Allâh’ı bilme”ye ayırıyorsun; günün ne kadarında, dünyada bırakacağın şeylerle meşgûlsün?!.